Bu öğeden alıntı yapmak, öğeye bağlanmak için bu tanımlayıcıyı kullanınız:
http://hdl.handle.net/11452/28661
Başlık: | Santral venöz kateter uygulamalarında yerleşim yerinin doğrulanmasında yöntemlerin karşılaştırılmalı incelenmesi |
Diğer Başlıklar: | Comparative study of methods for verification of placement in central venous catheter applications |
Yazarlar: | İşçimen, Remzi Öztürk, Mesut Bursa Uludağ Üniversitesi/Tıp Fakültesi/Anesteziyoloji ve Reanimasyon Anabilim Dalı. |
Anahtar kelimeler: | Ultrasonografi Elektrokardiyogram Röntgenogram İnternal Juguler Ven Santral venöz kateter Ultrasonography Electrocardiogram X-ray Central venous catheter Internal jugular vein |
Yayın Tarihi: | 2020 |
Yayıncı: | Bursa Uludağ Üniversitesi |
Atıf: | Öztürk, M. (2020). Santral venöz kateter uygulamalarında yerleşim yerinin doğrulanmasında yöntemlerin karşılaştırılmalı incelenmesi. Yayınlanmamış tıpta uzmanlık tezi. Bursa Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi. |
Özet: | Bu çalışmada sağ internal juguler venden takılan santral venöz kateterlerinin ucunun kalp ve venöz yapılar içerisinde bulunduğu konumu doğrulamak için kullanılan elektrokardiyogram, röntgenogram ve ultrasonografi metodlarının karşılaştırılması amaçlanmıştır. Eylül 2019-Mart 2020 tarihleri arasında hastanemizde ameliyat olan 18 yaş üstü olan ve sağ internal juguler santral venöz kateter takılan 103 hasta çalışmaya dahil edildi. İşlem bölgesinde mevcut enfeksiyonu, ultrasonografik görüntülemeyi engelleyecek yakın zamanlı geçirilmiş cerrahisi, disritmisi ve mevcut intrakardiyak kateteri olan, çalışmaya onay vermeyen hastalar çalışma dışı bırakıldı. Operasyon için genel anestezi verilen ve kateter takılan hastalarda sırasıyla EKG, USG ve röntgenogram metodlarına göre santral venöz kateterin vasküler ve kardiyak yapılar içindeki yeri incelendi. Hastaların demografik verileri, altta yatan hastalıkları, metodlara göre kateter ucu-atriokaval bileşke mesafesi, p dalgası amplitüdü, kateterin cilde tespit edildiği mesafe kayıt altına alındı. Çalışmada kateter ucu-atriokaval bileşke arasındaki mesafe, uygulanan yöntemlerin karşılaştırılmasında istatistiksel olarak anlamlı farklılık saptanmıştır(p<0.05). Kateter ucunun doğru olduğu düşünülen yerdeki atriokaval bileşke mesafesi EKG metodunda USG metodunun yaklaşık iki katı olmasına rağmen p dalgası amplitüdlerinde(EKG metodunda 0,49±0,14 milivolt(mV), USG metodunda 0,62±0,18 mV) büyük bir değişiklik gözlenmemiştir. EKG metodunda kateter ucu-atriokaval bileşke mesafesi 3,08± 0,55 cm olarak tespit edilirken, SVK’lerin tümü röntgenogramda karinanın altındaki ilk 3 cm’de(atriokaval mesafe 2,04±0,45 cm) tespit edilmiştir. USG 5 metodunda ise kateter ucu-atriokaval bileşke mesafesi 1,67±0,34 cm’de tespit edilmiştir. Röntgenogram ile EKG metodu arasındaki SVK ucu-atriokaval mesafe farklılığın nedeni, yöntemlerde hasta pozisyonunun farklı olması ve buna bağlı olarak da landmark yerlerinin değişmesi olabilir. USG kateter takılmasına bağlı olarak ortaya çıkabilecek olası komplikasyonların azaltılması ve kateterin yerinin belirlenmesinde daha pratiktir ve uygulamada kolaylık sağlamaktadır. In this study, we aimed to compare the electrocardiogram (ECG), rontgenogram and ultrasonography (USG) methods used to verify the position of the tip of the central venous catheters inserted through the right internal jugular vein within the heart and venous structures. 103 patients over the age of 18 who underwent surgery in our hospital between September 2019 and March 2020 and who have been introduced a right internal jugular central venous catheter were included in the study. Patients with existing infection in the procedure area, who had a recent surgery that would prevent ultrasonographic imaging, dysrhythmia, and an existing intracardiac catheter were excluded from the study. The place of CVC in vascular and cardiac structures was examined according to ECG, USG and roentgenogram methods, respectively, in patients who were given general anesthesia for the operation and had catheters placed. Demographic data of the patients, underlying diseases, catheter tip-atriocaval junction distance according to the methods, p wave amplitude, the distance at which the catheter was fixed to the skin were recorded. In this study, a statistically significant difference was found between the distance between the catheter tip and atriocaval junction and the comparison of the applied (p <0.05). Although the atriocaval junction distance in the place where the catheter tip is considered to be correct is approximately twice as much as the USG method, no significant change was observed in the p wave amplitudes(ECG method 0,49±0,14 mV, USG method 0,62±0,18 mV). 7 In the ECG method, the catheter tip-atriocaval junction distance was found 3.08 ± 0.55 cm, while all CVCs were detected in the first 3 cm (atriocaval distance 2.04 ± 0.45 cm) under the carina on the roentgenogram. In the USG method, the catheter tip-atriocaval junction distance was found 1.67 ± 0.34 cm. The reason for the difference in CVC tip-atriocaval junction distance between the roentgenogram and the ECG method may be that the position of the patient is different during the application of the methods and, accordingly, the location of the structures we consider as landmark changes. USG is more practical and provides convenience in the placement of the catheter at the bedside, reducing the possible complications that may arise due to catheter insertion, and determining the location of the catheter. |
URI: | http://hdl.handle.net/11452/28661 |
Koleksiyonlarda Görünür: | Tıpta Uzmanlık / Specialization in Medicine |
Bu öğenin dosyaları:
Dosya | Açıklama | Boyut | Biçim | |
---|---|---|---|---|
Mesut_Öztürk.pdf | 725.89 kB | Adobe PDF | Göster/Aç |
Bu öğe kapsamında lisanslı Creative Commons License