Bu öğeden alıntı yapmak, öğeye bağlanmak için bu tanımlayıcıyı kullanınız:
http://hdl.handle.net/11452/2311
Başlık: | Kontrast nefropatisinin erken tanısında üriner interlökin-18 atılımının tanısal önemi |
Diğer Başlıklar: | Early diagnostic values of urine interleukin-18 in contrast induced nephropathy |
Yazarlar: | Güllülü, Mustafa Gül, Cuma Bülent Uludağ Üniversitesi/Tıp Fakültesi/İç Hastalıkları Anabilim Dalı/Nefroloji Bilim Dalı. |
Anahtar kelimeler: | Kontrast madde nefropatisi İnterlökin-18 İdrar Belirteç Contrast agent nephropathy Interleukin-18 Urine Biomarker |
Yayın Tarihi: | 2007 |
Yayıncı: | Uludağ Üniversitesi |
Atıf: | Gül, C. B. (2007). Kontrast nefropatisinin erken tanısında üriner interlökin-18 atılımının tanısal önemi. Yayınlanmamış uzmanlık tezi. Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi. |
Özet: | Böbrek fonksiyonlarının saatler ya da birkaç gün içerisinde bozulması akut böbrek yetmezliği (ABY) olarak tanımlanır. ABY’nin önemli sebeplerinden biriside kontrast madde nefropatisidir (KMN). KMN hastane kaynaklı ABY sebepleri arasında hipotansiyon ve cerrahi girişimden sonra en sık üçüncü sıradadır. KMN’nin tanısı; kontrast madde (KM) alımını takiben 48-72 saat sonra başka herhangi bir nedenle açıklanamayan, bazal kreatinin (Kr) seviyesinde %25’lik oranda ya da 0,5 mg/dL kesinlikte veya daha fazla artış ile konulur. Hastaların %60'ında serum kreatinini ilk 24 saatte, %90'ından fazlasında 72. saatte yükselir, 4 veya 5. günde doruk düzeye ulaşır ve genellikle 7. veya 10. günde bazal düzeyine ulaşır. Son dönemlerde ABY tanısının konmasında serum kreatinin seviyesinin yeterli bir belirteç olmadığı kabul edilmektedir. Bu durum birçok araştırmaya konu olmuş ve sonuçta ortaya birçok yeni belirteç çıkmıştır. Bunlardan biri de interlökin-18’dir (IL-18). Günümüzde KMN yalnızca serum kreatinin seviyesindeki artışla tanımlanır. Bu hastaların %90’lık kesimin serum kreatinin seviyesindeki artışın ilk 72 saat içinde olduğu düşünülürse yalnızca serum kreatinin seviyesi ölçümüyle yapılan tanı koyma işleminin oldukça geç ve yetersiz bir yöntem olduğu düşünülebilir. Pek çok çalışmada, akut böbrek hasarının olduğu durumlarda serum kreatinin seviyesinde henüz artış olmadan IL-18’in üriner seviyesinde yükselme olduğu gösterilmiştir . Biz de çalışmamızda KMN’nin erken tanılanmasında İL-18’in kullanılabilir bir belirteç olup olmayacağını araştırmayı amaçladık. Çalışmaya UÜTF Kardiyoloji ABD hemodinami ünitesine perkütan koroner anjiyografi (PKAG) ya da perkütan transluminal koroner anjiyoplasti (PTKA) için başvuran 157 hasta dahil edildi. Hastalardan işlem öncesi, işlem sonrası 1. ve 3. gün olmak üzere serum kreatinin ve idrar IL-18 düzeyleri araştırıldı. Hastaların 15 tanesinde KMN gelişti. KMN gelişen grup ile gelişmeyen grup arasında üriner IL-18 atılılımı karşılaştırıldı. Hem 1. gün hem de 3. gün IL-18 düzeyleri ve 0. güne oranla yüzde değişimleri arasında iki grup arasında anlamlı fark saptanmadı. Sonuç olarak; çalışmamızda KMN gelişen hastaların üriner IL-18 atılımında anlamlı bir artış olmadığını saptadık. Bu açıdan bakıldığında da KMN’nin erken tanınmasında üriner İL-18’in uygun bir belirteç olmadığı kanısındayız. Ancak, bu konuda yapılacak daha geniş çalışmalara bulgularımızın doğruluğunun karşılaştırılmasına ihtiyaç vardır. Contrast induced nephropathy (CIN) is the third most common cause of hospital-acquired renal insufficiency. The most common definition of CIN today is an increase of 25% or more, or an absolute increase of 0.5 mg/dl or more in serum creatinine from baseline value, at 48-72 h following the exposure to contrast media. Unfortunately, serum creatinine is an unreliable indicator during acute changes in kidney function owing to several reasons. Recently, some biomarkers like IL-18 are found to be an early diagnostic marker of CIN. We explored whether urine IL-18 is a useful biomarker or not in early diagnosis of CIN. 157 patients who were referred for percutaneous coronary angiography at the Uludag University Hospital were included in the study. Blood and urine samples were obtained before angiography (0.day) and after 1st day and 3rd day. Serum creatinine levels were analyzed from blood samples. Urine was centrifuged at 3,000g for 5 minutes to remove sediment. The supernatant was stored at-80°C for later IL-18 assay. 15 patients were found to develop CIN. Patients were divided into nephropathy group (n=15) who were developed CIN and control group (n=36). IL-18 was studied in urines of all members of the nephropathy group and 36 members of the control group. We didn’t find any difference in urine IL-18 levels between two groups before (day 0, p=0,905) and after angiography (day 1, p=0,704 and day 3, p=0,634). Consequently IL-18 doesn’t appear to be a useful biomarker for the definition of CIN. Further studies with larger sample sizes are needed to validate our findings. |
URI: | http://hdl.handle.net/11452/2311 |
Koleksiyonlarda Görünür: | Tıpta Uzmanlık / Specialization in Medicine |
Bu öğenin dosyaları:
Dosya | Açıklama | Boyut | Biçim | |
---|---|---|---|---|
307544.pdf | 471.7 kB | Adobe PDF | Göster/Aç |
Bu öğe kapsamında lisanslı Creative Commons License