Bu öğeden alıntı yapmak, öğeye bağlanmak için bu tanımlayıcıyı kullanınız: http://hdl.handle.net/11452/1660
Başlık: Althusser'in ideoloji kuramı bağlamında Türkiye'nin çok partili hayata geçişinde ordunun konumu
Diğer Başlıklar: The position of the army within Turkey's transition process to multy-party system from the perspective of Althusser's concept of ideology
Yazarlar: Serdar, Sertaç
Börklüoğlu, Levent
Uludağ Üniversitesi/Sosyal Bilimler Enstitüsü/Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Anabilim Dalı/Siyaset ve Sosyal Bilimler Bilim Dalı.
Anahtar kelimeler: Devletin ideolojik aygıtları
Devletin baskı aygıtları
Egemen ideoloji
Ordu
Kemalizm
Ideological state apparatus
Repressive state apparatus
Dominant ideology
Military
Kemalism
Yayın Tarihi: 26-Oca-2017
Yayıncı: Uludağ Üniversitesi
Atıf: Börkoğlu, L. (2017). Althusser'in ideoloji kuramı bağlamında Türkiye'nin çok partili hayata geçişinde ordunun konumu. Yayınlanmayan yüksek lisans tezi. Uludağ Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü.
Özet: Yapısalcı-Marksist ekolün en önemli temsilcisi olarak kabul edilebilecek Fransız düşünür Louis Althusser, ideoloji kuramını devlet mekanizması üzerinden açıklarken devletin başvurduğu aygıtları "devletin ideolojik aygıtları" ve "devletin baskı aygıtları" şeklinde kendisine özgü bir sınıflandırmaya tabi tutmuştur. Söz konusu ayrıma göre ideolojik aygıtlar, devletin, üzerine tesis edilmiş olduğu egemen ideolojiyi toplumun tüm kesimlerine yaymak ve benimsetmek işlevini üstlenirken; baskı aygıtları devletin işleyiş tarzına yön veren bu ideolojinin karşılaşabileceği direniş ve tehditlere karşı caydırıcı veya ilgili tehlikeleri ortadan kaldırıcı nitelikler barındıran kurumlar olarak karşımıza çıkmıştır. Althusser bu doğrultuda okul, ibadethane, iletişim araçları, politik, kültürel ve sendikal örgütlenmeleri ideolojik aygıtlar çerçevesinde değerlendirirken; hükümet, ordu, polis, mahkemeler ve hapishaneler gibi kurumları da baskı aygıtı olarak tanımlamıştır. Söz konusu tez çalışması, Althusser'in devlet aygıtlarına yönelik ortaya koymuş olduğu bu kategorizasyonu ordu-siyaset ilişkisi perspektifinden ele alarak Türkiye örneğine uyarlandığında ortaya çıkan sonuçları tartışmayı hedeflemiştir. Modernleşme projesinin ağırlıklı olarak askeri elitler aracılığıyla gerçekleştirildiği söylenebilecek olan Türkiye'nin siyasal yaşamında ordunun yalnızca bir baskı aygıtı değil aynı zamanda ideolojik bir aygıt işlevi de gördüğü iddiasından yola çıkılarak, bilhassa Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin kuruluş felsefesinin fikri bir karşılığı olarak kabul edilebilecek Kemalizm ideolojisinin sahip olduğu temel prensip ve yaklaşımların topluma yayılmasında ordunun üstlendiği fonksiyonlar ortaya konularak, silahlı kuvvetlerin niçin salt bir baskı aygıtı olarak değerlendirilemeyeceği sorusuna yanıt aranmaya çalışılmıştır.
French philosopher Louis Althusser, who is accepted as one of the most significant representatives of Structuralist-Marxist school, made a unique classification regarding the apparatus of state as "ideological apparatus" and "Repressive apparatus" while explaining the ideology theory on state mechanism. According to this distinction ideological apparatus function to spread and infuse the dominant ideology upon which the state is built into all segments of the society, and repressive apparatus appears as institutions composed of qualifications to dissuade or eliminate resistance or threats which this ideology might encounter. Accordingly, Althusser evaluated schools, sanctuaries, means of communication, political, cultural or union organizations within the frame of ideological apparatus whereas institutions such as the government, the army, the police, courts, and prisons were defined as repressive apparatus. The said thesis study aims to address the categorization made by Althusser regarding the state apparatus from the perspective of military - politics and to discuss the consequences when adapted to Turkey. By looking at the claim that throughout Turkish political history in which modernism project was principally realized by the elite military units, military forces have functioned not only as a repressive apparatus but also an ideological apparatus, the functions undertaken by the military to spread the main principles and approaches of Kemalist ideology, which might be accepted as the intellectual equivalent of the foundation philosophy of Turkish Republic, will be revealed and the question why armed forces cannot be evaluated solely as repressive apparatus will be tried to be answered.
URI: http://hdl.handle.net/11452/1660
Koleksiyonlarda Görünür:Sosyal Bilimler Doktora Tezleri / PhD Dissertations

Bu öğenin dosyaları:
Dosya Açıklama BoyutBiçim 
459871.pdf1.8 MBAdobe PDFKüçük resim
Göster/Aç


Bu öğe kapsamında lisanslı Creative Commons License Creative Commons