Please use this identifier to cite or link to this item:
http://hdl.handle.net/11452/10860
Title: | A few words on education |
Other Titles: | Eğitim üzerine birkaç söz |
Authors: | Coşar, Metin |
Keywords: | Secularity Education Belief Ethic Sekülerite Eğitim İnanç Etik |
Issue Date: | 2009 |
Publisher: | Uludağ Üniversitesi |
Citation: | Coşar, M. (2009). "A Few words on education". Kaygı. Uludağ Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Felsefe Dergisi, 12, 209-215. |
Abstract: | This paper intends to point at the significance of secular thought in education. A wide range of definitions is attached to secularity/secularism. These can be reduced to a few and all of them can be summarized as ‘thinking and believing without dogma’. In the history of philosophy Xenophanes deserves to be mentioned as the first philosopher who advocated a secular religious belief on anthropological ground. Aristotle’s ‘zoon politikon’ paved the way for an ethicosocial organization based on a philosophical analysis showing the limits of administrative power. Kant’s ethics is secular in that it rests on good will, a capacity inherent in all human beings. No matter what their religious systems are, societies not alien to philosophy succeed in establishing educational institutions founded on freedom of speech on all social problems. Societies living under authoritarian dogmas cannot have the liberty to choose secular organization of education. Bu yazı seküler düşüncenin eğitimdeki önemine işaret etmeyi amaçlamaktadır. Sekülerite/sekülerizm tanımları geniş ve kapsamlıdır. Bunlar birkaç tanıma indirilebilir ve hepsi ‘dogma olmaksızın düşünmek ve inanmak’ olarak özetlenebilir. Felsefe tarihinde Ksenofanes antropolojik dayanakta seküler inanç öneren ilk filozof olarak anılabilir. Aristoteles’in ‘zoon politikon’u, felsefi çözümlemeye dayanan bir etiksel-sosyal organizasyonun yolunu açtı ve yönetsel gücün sınırlarını gösterdi. Kant’ın etiği sekülerdir, çünkü bütün insanlarda bulunan bir yetenek olarak iyiyi istemeyi temele koyar. Din sistemleri ne olursa olsun, felsefeye yabancılık duymayan toplumlar, bütün sosyal sorunlar hakkında konuşma özgürlüğüne dayanan eğitim kurumları oluşturmada başarılı olurlar. Otoriter dogmalar altında yaşayan toplumlar, eğitimin seküler organizasyonunu seçme özgürlüğüne sahip olamazlar. |
URI: | http://hdl.handle.net/11452/10860 |
ISSN: | 2645-8950 |
Appears in Collections: | 2009 Bahar Sayı 12 |
This item is licensed under a Creative Commons License