Please use this identifier to cite or link to this item: http://hdl.handle.net/11452/13241
Full metadata record
DC FieldValueLanguage
dc.contributor.authorTümkaya, Serdal-
dc.date.accessioned2020-10-07T11:25:32Z-
dc.date.available2020-10-07T11:25:32Z-
dc.date.issued2017-08-01-
dc.identifier.citationTümkaya, S. (2017). "Nörofelsefe neden halen uçta bir görüş olarak niteleniyor?". Kaygı. Uludağ Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Felsefe Dergisi, 29, 99-110.tr_TR
dc.identifier.issn2645-8950-
dc.identifier.urihttps://dergipark.org.tr/tr/download/article-file/348288-
dc.identifier.urihttp://hdl.handle.net/11452/13241-
dc.description.abstractNörofelsefe felsefe dünyasında halen çok uçta bir görüş olarak değerlendirilmekte ve ezici bir çoğunluk tarafından ya ilkesel olarak ya da beyne ilişkin bazı olgular gerekçe gösterilerek sert şekilde reddedilmektedir. İlkesel olanlar genelde felsefi problemlerin ve çözümlerin doğasına ilişkin kategorik itirazlardır. İkinci tipte iddialarsa daha çok sinir sisteminin aşırı karmaşık yapısı, nörofelsefi hipotezin doğru çıkması ihtimalinin doğal bir sonucunun felsefenin tarihten silinmesi olduğu veya nörofelsefenin beynin ötesine geçmeye gerek görmeyerek insanın psikolojik, tarihsel ve sosyal varoluşunu bir kenara iterek insanı açıklama şansını elinden kaçırması şeklindedir. Bu sonuncu itiraz, nörofelsefenin zihnin veya davranışın doğasını anlayabilmek için “fizik veya beyin bilimden başka bir bilime ihtiyaç olmadığını savunduğu” şeklindeki iddialar olarak da kendini göstermektedir. Bu çalışmamda ben bu eleştirilerin ya Churchland çiftinin metinlerinin düpedüz yanlış okunması veya nörofelsefecinin gerekli koşullardan bahsettiği yerlerde eleştirmenlerin zoraki bir akıl yürütmeyle onun cümlesini yeterli koşulların ifadesi olarak görmeleridir. Bu eleştirilerin hatalı olduğunu gösterdikten sonra benim bakış açımdan nörofelsefenin en ciddi eksiğini tartışıyor ve o eksiği gidermek için kendi kültürel nörofelsefe önerimi sunuyorum.tr_TR
dc.description.abstractMajority of the philosophers regard neurophilosophy as a highly marginal philosophical school of thought and reject it based on either principled reasons or alleged facts about the human brain. Principled objections typically include categorical rejections based on assumptions about the nature of philosophical problems and their solutions. Another objection is based on the extremely complex structure of the nervous systems, the idea that if neurophilosophical hypotheses are correct, it would mean the death of philosophy as a separate discipline and the perceived exclusion of human psychological, sociological, and historical existence and meaning by neurophilosophers. Here, I argue that these rejections are largely the result of either textual misreading of Churchlands’ publications or possibly of the farfetched interpretations by Churchlands’ critics stating that “wherever Churchlands do talk about necessary conditions of understanding the mind, these conditions should be read as expressions of the sufficient conditions.” Once I show that these various objections are mistaken, I propose an objection about a serious defect in neurophilosophical practice and offer a positive suggestion for removing the defect.en_US
dc.language.isotrtr_TR
dc.publisherUludağ Üniversitesitr_TR
dc.rightsinfo:eu-repo/semantics/openAccessen_US
dc.rightsAtıf 4.0 Uluslararasıtr_TR
dc.rights.urihttp://creativecommons.org/licenses/by/4.0/*
dc.subjectChurchlanden_US
dc.subjectNörofelsefetr_TR
dc.subjectNörofelsefeye dönük yaygın eleştirilertr_TR
dc.subjectKültürel nörofelsefetr_TR
dc.subjectMakro-sosyal bilimlertr_TR
dc.subjectNeurophilosophyen_US
dc.subjectCommon objections to neurophilosophyen_US
dc.subjectCultural neurophilosophyen_US
dc.subjectMacro-social sciencesen_US
dc.titleNörofelsefe neden halen uçta bir görüş olarak niteleniyor?tr_TR
dc.title.alternativeWhy do the philosophers regard neurophilosophy as highly marginal?en_US
dc.typeArticleen_US
dc.relation.publicationcategoryMakale - Uluslararası Hakemli Dergitr_TR
dc.identifier.startpage99tr_TR
dc.identifier.endpage110tr_TR
dc.identifier.issue29tr_TR
dc.relation.journalKaygı. Uludağ Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Felsefe Dergisitr_TR
Appears in Collections:2017 Sayı 29

Files in This Item:
File Description SizeFormat 
2017_29_7.pdf236.72 kBAdobe PDFThumbnail
View/Open


This item is licensed under a Creative Commons License Creative Commons